Japonya, dünya genelinde en yüksek yaşam beklentisine sahip ülkelerden biri olarak biliniyor. Tanınmış bir Japon doktor, üstelik 105 yaşında olmasına rağmen enerjisi ve sağlığıyla örnek teşkil ediyor. Doktorun bu uzun ömürlü yaşamının arkasında yatan sırları keşfetmek için Sağlık ve Yaşam Derneği’nin düzenlediği bir etkinlikte, doktor bu yaşam felsefesini ve sağlıklı yaşam kurallarını katılımcılarla paylaştı. İşte bu 105 yaşındaki doktorun önerdiği 7 basit yöntem:
Uzun ömrün anahtarlarından biri, sağlıklı ve dengeli bir beslenmedir. Doktor, günlük diyetinde taze sebzeler, meyveler ve yerel gıda kaynaklarına yer verdiğini belirtiyor. Japon mutfağının doğal ve taze malzemelerle hazırlanan yemeklerinin, vücutta olumlu etkiler yarattığını belirtiyor. Özellikle, fermente gıdalar (örneğin, miso, soya sosu) ve balık gibi omega-3 yağ asitleri açısından zengin gıdalar, kalp sağlığı için son derece faydalı.
105 yaşındaki doktor, hareketin sağlığın temel taşlarından biri olduğunu vurguluyor. Her sabah düzenli olarak hafif egzersizler yaparak ve doğa yürüyüşlerine çıkarak gününe başlıyor. Egzersiz, yalnızca fiziksel sağlığı desteklemekle kalmaz, aynı zamanda zihinsel sağlık üzerinde de olumlu etkiler yaratır. Bu nedenle, herhangi bir yaş grubundaki bireylerin günlük hareket etmeleri gerektiğini savunuyor.
Bir diğer önemli kural, sosyal bağlantılardır. Doktor, ailevi bağları güçlendirmenin ve arkadaşlarla düzenli iletişim sağlamanın önemini vurguluyor. Sosyal destek, yaşlılık döneminde yalnızlık hissini azaltmakla kalmaz, aynı zamanda ruhsal sağlığı da destekler. Toplu etkinliklere katılarak ve gönüllü çalışmalara dahil olarak, insanlarla etkileşimde kalmayı öneriyor.
Beyin sağlığını korumak için zihni aktif tutmanın önemine dikkat çeken doktor, bulmaca çözmek, kitap okumak ve yeni beceriler öğrenmek gibi aktivitelere zaman ayırıyor. Sürekli öğrenme ve merak, zihinsel gerilemeyi önlemek için oldukça etkili yöntemlerdendir. Bu nedenle, her yaştan bireylerin zihinsel sağlıklarına dikkat etmeleri gerektiğini ifade ediyor.
Japon doktor, hayatın zorluklarıyla başa çıkabilmek için stresten uzak durmanın önemine değiniyor. Meditasyon, yoga gibi nefes teknikleriyle ruhsal dengeyi sağlamak, stresi azaltmada oldukça etkilidir. Günün belirli zamanlarında kendine zaman ayırmak, kişinin kendini yeniden değerlendirmesine ve dinlenmesine yardımcı olabilir.
Yeterli uyku ve dinlenme, genel sağlık için yaşamsal öneme sahiptir. Doktor, uyku saatlerini düzenli hale getirerek bedenin biyolojik saatini dengelemeyi öneriyor. Günlük en az 7-8 saat uyumanın yanı sıra, kısa şekerlemelerin de zihin ve beden üzerindeki olumlu etkilerini vurguluyor. Uygun bir uyku ortamı yaratmak, sağlıklı bir yaşam sürmenin anahtarıdır.
Son olarak, pozitif bir düşünce yapısına sahip olmanın ve hedefler belirlemenin, yaşam kalitesini artıran önemli faktörlerden biri olduğunu aktarıyor. Hayatta yapmak istediği şeyleri belirtmek ve bunlara ulaşmak için çaba göstermek, kişinin motivasyonunu artırır. Olumlu bir zihin yapısı, yaşamsal enerjiyi beslediği için, stresle başa çıkma becerisini geliştirmektedir.
Bütün bu yöntemler, 105 yaşındaki doktorun kişinin sağlıklı ve uzun bir ömür geçirmesi için önerdiği basit ama etkili yaklaşımlar. Bu kuralları hayata geçirerek hem fiziksel hem de zihinsel sağlığa katkıda bulunmak mümkün. Japon kültüründe bu tür yaşam felsefeleri ile uzun ve sağlıklı bir yaşam süren insanlar, bilgi birikimlerini ve deneyimlerini paylaşarak gelecek nesillerin de faydalanmasını sağlıyor. Uzun ömrün sırrı, aslında basit yaşam alışkanlıklarında saklı; bu nedenle herkesin bu önerileri dikkate alarak kendi sağlıklı yaşam tarzlarını oluşturmaları önemlidir.